• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • https://www.facebook.com/AlemBuysaKralSalihBaBa/
  • https://www.instagram.com/salihbabanet
Administrator: Salih BABA Moderatör: Ekaterina SavkinaKENDİNİ ÇOK BEĞENME KUL KATINDA , NE KENDİNİ BEĞENMİŞLER VAR TOPRAK ALTINDA...
Üyelik Girişi
Nevşehir Nöbetçi Eczane
TELİF HAKKI !
 

 

T.C 5651 Sayılı yasa kapsamında “Yer Sağlayıcı” sıfatıyla hizmet vermekteyiz. Telif Ve Gizlilik Politikası olarak https://www.salihbaba.net/ kişisel güvenlik haklarına ve şirketlerin telif haklarına saygı duyuyor ve aynı zamanda Güvenlik Sertifikası'na sahip bir sitedir. Kişisel bilgilerinizin korunmasını sağlıyor. Sitemiz Türkiye Cumhuriyeti yasalarına ve hukuka bağımlı, kişisel ve ticari haklara saygılı olmayı hedefleyerek yayın hayatına devam etmektedir. T.C 5651 Sayılı yasa kapsamında “Yer Sağlayıcı” sıfatıyla hizmet vermekteyiz. Yöneticilerimize ve güvenlik kurallarımız çerçevesinde bu doğrultuda site yönetimi ve çalışanlarının içerikleri kontrol etme ve onaylama yetkisi vardır. Site yönetimi şikayet sonrasında işlem yapmakla yükümlüdür. Bu sebeple sitemiz “uyar ve kaldır” prensipleri çerçevesinde işlem yapmaktadır. İş bu madde gereği telif hakkı dahilinde olan yazı, içerik, resim ve her türlü dosyaların, eserlerin yasal olmayan bir biçimde yayınlandığını, paylaşıldığını düşünüyorsanız; mail yolu ile bizlere ulaşabilir. İçeriğin kaldırılmasını talep edebilirsiniz. Talebiniz incelendikten sonra, içeriğiniz sitemizden kalıcı olarak kaldırılıp, sizlere bilgi verilecektir. TEŞEKKÜR EDERİZ SALİH BABA Copyright @ 2006 - 2021 https://www.salihbaba.net/ Tüm Hakları Saklıdır. Bilgi veya Advertising mail Reklam için. iletişim: salihbal@salihbaba.net
Takvim
Hava Durumu

1. Mahmut (1696-1754)

1. Mahmut, Sultan 1. Mahmut,  1. Mahmut Dönemi, 1. Mahmut Kimdir? (1696-1754)



1696'da Edirne Sarayı'nda dünyaya geldi. II.Mustafa'nın oğlu ve III.Ahmet'in yeğenidir. Okul çağına geldiği zaman babasının hocası Şeyhülislam Feyzullah Efendi'den dersler aldı. Şehzadeliğinde yüksek fen ve din ilimlerini öğrenerek yetişti. 24 yıl saltanatta kaldı. Babasının tahttan indirilmesinden sonra padişah olan amcası III.Ahmet, şehzade Mahmut'un yetiştirilmesine özen gösterdi. 3. Ahmet in Patrona Halil İsyanı'yla saltanattan indirilmesi üzerine, 30 Eylül 1730'da tahta çıktı. III.Ahmet saltanattan çekilirken yeğenine nasihatler etti ve tavsiyelerde bulundu.

Sultan 1. Mahmut , padişahlığının ilk günlerinde, kendisini tahta çıkaran isyancıların isteklerini yerine getirmek zorunda kaldı. Sultan III.Ahmet devrinde yapılmış olan köşk ve konakların çoğu isyancıların istekleri sonucu yakılıp yıkıldı. Devlet adamları ve memurlar isyancıların istedikleri gibi atandı. İsyancıların lideri Patrona Halil Sultan Birinci Mahmut'a bağlılığını bildirmiş olmakla birlikte, devlet işlerine müdahale etmekten vazgeçmiyordu. Bu müdahale öyle bir aşamaya geldi ki, Patrona Halil Sultan Birinci Mahmut'tan kendisini yeniçeri ağalığına getirmesini ve Rusya'ya karşı savaş açmasını istedi. 15 Kasım 1730 günü tören yapılacağı bahanesiyle saraya çağrılan Patrona Halil ve yandaşları yakalanarak öldürüldü. Patrona Halil yandaşları öldürülme korkusuyla tekrar ayaklandılar. Sultan Birinci Mahmut, Sancak-ı Şerif çıkarttı ve halktan ayaklanmanın bastırılması için yardım istedi. İsyanlardan bıkmış olan halk, padişaha yardımcı olarak ayaklanmanın 28 Ocak 1731 tarihinde kısa sürede bastırılmasını sağladı. 
   Reklamlar
 
İran Savaşları
Osmanlı kuvvetleri İran seraskeri Ahmet Paşa ile Erzurum valisi ve Revan seraskeri Hekimoğlu Ali Paşa kumandası altında iki koldan harekete geçti. 30 Temmuz 1731'de Kirmanşah alındı. 15 Eylül'de Kürican sahrasında İran kuvvetleri bozguna uğratıldı. Urmiye ve Tebriz ele geçirildi. İran şahının sulh istemesi üzerine Ocak 1732'de Ahmet Paşa Antlaşması imzalandı. Buna göre Aras nehri iki devlet arasında hudut kabul edilirken; Revan, Gence, Nahcivan, Bitlis, Şirvan ve Dağıstan Osmanlılara, Tebriz, Kirmanşah, Hemedan, Luristan ve Erdelan eyaletleri ise İran'a bırakıldı. Söz konusu antlaşma Osmanlı Devleti'nin memnun etmedi ve sadrazam azledildi. Dolayısıyla, kırılgan bir barış ortamı oluştu. İran da kaybettiği Kafkasya topraklarını geri almak için fırsat kollamaya başladı. 1733'te İran'da iktidarı ele geçiren Nadir Şah, Osmanlıların eline geçen bölgeleri almak için tekrar savaş açtı. 1735'te Arpaçay'da yapılan muharebeyi Osmanlılar kaybetti. Gence, Tiflis ve Revan İran'ın eline geçti. 
Rusya ve Avusturya Savaşları
Osmanlı Devleti'nin doğuda İran ile mücadelesini fırsat bilen Avusturya ve Rusya da iki cepheden harekete geçmişti. Azak kalesini ele geçiren Ruslar, Osmanlıların toparlanmasına meydan vermeden Gözleve, Kılburun ve Urkapı'yı da işgal ettiler. 12 Temmuz 1737'de harekete geçen Avusturya ordusu ise, Bosna, Sırbistan ve Eflak'a girdi. Bu mağlubiyetler üzerine I. Mahmut sadarete getirdiği Muhsinzade Abdullah Paşa'yı Rusya üzerine, Hekimoğlu Ali Paşa'yı da Avusturya üzerine sefere memur etti. Muhsinzade süratli bir hareketle Özi ve Kılburun kalelerini ele geçirirken, Hekimoğlu Ali Paşa ise Banya Luka'yı kuşatan Avusturya kuvvetlerine büyük bir darbe indirdi. Yapılan savaşta Avusturya kuvvetlerinin asker zayiatı 60 bin idi. Hekimoğlu Ali Paşa'nın bu zaferi İstanbul'da büyük bir sevince yol açtı. Avusturya ve Rusya barış istemek zorunda kaldı. Nihayet 18 Eylül 1739'de yapılan Belgrad Antlaşması'yla Avusturya ile Tuna ve Sava nehirleri sınır olarak belilendi ve 1718 yılında imzalanan Pasarofça Antlaşması ile kaybedilen Kuzey Bosna, Batı Eflak ve Belgrad dahil Kuzey Sırbistan geri alındı. Rusya ise Azak Kalesi'ni ele geçirmekle beraber Azak Denizi'nde donanma bulunduramayacaktı. 
Kapitülasyonlar
Osmanlılar Atlas Okyanusu ticareti karşısında gerileyen Akdeniz ticaretini canlı tutmak amacıyla Kanuni Sultan Süleyman devrinde 1536 yılında müttefiki Fransa'ya ticaret ve gümrük kolaylıkları sağlamıştı. Tek taraflı olarak verilen bu ayrıcalıklar süresi bittiğinde uzatılmak suretiyle sürdürülüyordu. Rusya ve Avusturya ile imzalanan Belgrad Anlaşmalarında arabuluculuk ve kolaylaştırıcı rol üstlenen Fransa'ya bu kapitülasyonlar 1740 yılında imzalanan bir anlaşmayla sürekli olarak verildi. XIX. Yüzyıldan itibaren birçok ülkeye teşmil edilen ve Osmanlı Devleti'nin ekonomisine zarar vermeye başlayan kapitülasyonlar 24 Temmuz 1923 tarihinde Lozan Anlaşması ile kaldırıldı.
Avrupa devletleriyle anlaşmalar sağlayan Padişah I.Mahmut Han, yeniden İran üzerine döndü. Nadir Şah, bu vaziyet karşısında Osmanlılarla baş edemeyeceğini anlayınca, Kasr-ı Şirin Antlaşması maddeleri üzerinden anlaşma teklifinde bulundu ve bu istek kabul edildi (1746).1.Mahmut, Lale Devri'nde (1718-1730) büyük bir hız kazanan Osmanlı reform hareketinin Patrona Halil İsyanı ile kesintiye uğradığı bir siyasi ortamda tahta geçti. Amcası III.Ahmet'in başlattığı reform politikasını daha çekingen bir üslupla da olsa sürdürmeye gayret etti. İsyandan sonra duraksayan matbaacılık hamlesinin yeniden canlandırılmasına izin verdi. Başta Ayasofya kütüphanesi olmak üzere kütüphaneler kurdu. Daha sonra Nuruosmaniye Camii adını alan camiin Avrupa mimarisi tarzında inşa edilmesi için Simon Kalfa adlı Ermeni mimarı görevlendirdi ise de, daha sonra gelen tepkiler üzerine bu projeden vazgeçti.
1729 yılında Osman Devleti 'nin hizmetine giren Humbaracı Ahmet Paşa'nın öncülüğünde Humbaracı Ocağı büyük bir gelişme sağladı ve gerek Avusturya'ya gerekse Rusya'ya karşı kazanılan başarılarda önemli pay sahibi oldu. Zor bir dönemde padişah olmasına rağmen ülke içinde ve dışında huzuru sağlayan, Osmanlı Devleti'nin gerileme sürecini bir süreliğine de olsa yavaşlatmayı başaran I.Mahmut, 13 Aralık 1754'te hastalığına rağmen çıktığı Cuma namazından dönerken, Demirkapı'da at sırtında vefat etti. Yeni Cami Turhan Valide Sultan Türbesi'nde babası Sultan II.Mustafa'nın yanına gömüldü. 

Yorumlar - Yorum Yaz
Saat
Teknoloji